Fatih Altaylı Erden Timur’un biletini kesen kişiyi açıkladı. Derin Galatasaray’ı deşifre etti
Galatasaray’ın son iki şampiyonluğunda önemli rol oynayan Erden Timur flaş bir kararla Sportif A.Ş.’deki görevinden ayrıldı.
Erden Timur’un düzenlediği basın toplantısında söyledikleri Sarı-Kırmızılı camiada tartışma yarattı. Yeteri kadar destek görememekten şikayet eden Erden Timur, gözyaşlarıyla Galatasaray’a veda etmişti. Galatasaraylı taraftarlar Erden Timur’un istifası sonrası Başkan Dursun Özbek’i hedef almış, istifaya davet etmişti.
Gazeteci Fatih Altaylı köşe yazısında Erden Timur’u ayrılığa götüren nedenleri anlattı, yönetimde kendisini istemeyen isimleri tek tek açıkladı. “Derin Galatasaray” konusunda flaş ifadeler kullananan Altaylı, camianın duayen ismi İnan Kıraç’ı da yerden yere vurdu. Fatih Altaylı son olarak Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’i de hedef aldı.
İşte Fatih Altaylı’nın sitesinde yer alan bugünkü köşe yazısındaki Galatasaray bölümü…
“Galatasaray’da Erden Timur’un istifasından sonra bazı taraftarlar ve Galatasaray’ın iç yapısından haberi bile olmayan kimi sözde yorumcular “Derin Galatasaray” masalları anlatmaya başladılar.
Derin Galatasaray Erden Timur’u yemiş.
Mektepliler Erden Timur’un yükselişine tahammül edememiş.
Küçük olsun, bizim olsuncular devreye girmiş.
İnan Kıraç’ın adamları Timur’u Galatasaray’dan uzaklaştırmışlar.
Ve daha bir sürü palavra.
Sondan başlayarak anlatalım.
İnan Kıraç’ın Galatasaray’da zannettiğiniz gibi bir etkinliği asla olmadı. Uyanık biri olarak kazanacak tarafı görüp ondan yana tavır aldı ama uzun yıllardır belirleyici hiçbir etkisi yok. Hele bugünlerde kızına açtığı dava ile uğraşıyor. Değil Galatasaray’da bir tarafı tutmak, çişini tutabilirse başarılı sayılır.
Derin Galatasaray diye bir şey yok, bunu bilin.
Galatasaray’da akıllı, ananeyi bilen, kulübün köklerine sahip çıkan tecrübeli isimler var ama bunlara derin Galatasaray denemez.
Çoğunu tanıdığım bu isimlerin birkaçı dışında hepsi Erden Timur’a kalması için ricacı oldular, baskı yaptılar.
Liselilerin Erden Timur’a karşı olduğu da tam bir palavra.
Yönetim kurulu içinde Erden Timur’a karşı olan ilk isim liseli Cemal Özgörkey’di. Onarımını yaptığı binicilik tesislerine babasının adını vermek dışında bir başarısı olmayan Özgörkey’ın zengin olmak dışında bir özelliği ve becerisi olmadığı halde yıllardır yönetimlere alınır. Bu kez de yönetime girdi ve ilk günden Erden Timur’a tavır aldı. Ancak ona emanet edilen birimler mali açıdan büyük başarısızlık gösterince istifa etti. Yani Erden Timur’u yiyemedi, kendi gitti.
Yönetimdeki bir diğer Erden Timur muhalifi ise lise ile hiçbir alakası olmayan ve GSİAD grubunun temsilcisi olan Metin Öztürk’tü. Yıldızı hiç barışmadı. Ama Timur’u onun yediğini söylemek komik olur.
Asıl sorun Başkan Özbek’te idi. Başkan Özbek, son aylarda Erden Timur ile ilgili çok fazla olumsuz dedikodu yaptı. Erden Timur da boş durmadı tabii. O da Başkan’ın vaatlerinin boş çıktığını, ilk yıl kulübün tarihinin en düşük gelirini elde etmesinin yönetim kusuru olduğunu söyledi açık açık.
Özbek’in ithamları çok çirkin çok kabaydı ve yüze gülüp arkadan yapılan dedikodulardı. Bunlar üzerine yönetim kurulunda Erden Timur’a tavır alanların sayısı arttı.
En büyük anlaşmazlık ise Florya konusunda çıktı. Timur Florya’nın inşaatını kulübün yapması gerektiğinde ısrar etti. Başkan ise bunu bir müteahhide kat karşılığı vermenin doğru olduğunu savundu. Timur bu konuda yönetimde yalnız kaldı.
Ancak Başkan Özbek her şeye rağmen Erden Timur’a yönetim kurulu üyeliği teklifi yaptı.
Tanığıyım.
O olmayınca seçimden sonra Sportif AŞ’de devam etmesini istedi.
Hadi dahasını da söyleyeyim. Benim evime gelerek Erden Timur’u ikna etmemi istedi. Ben Galatasaray’ın işlerine karışma niyetim olmadığını söyledim ama ikisini ve birkaç Galatasaraylıyı bir yemekte bir araya getirmek istedim.
Erden Timur bu yemeğe de katılmadı.
Son olarak Abdürrahim Albayrak’ın oğlunun düğününde Erden Timur ile oturup konuştuk. Eski Başkan Faruk Süren de Erden’e Sportif AŞ’de devam etmesi telkininde bulundu.
Ancak Erden Timur çok kırgındı.
Olmadı.
Yani anlayacağınız ortada bir derin Galatasaray falan yok.
Sadece beceriksizlik ve dedikoduculuk var.”